5 Ocak 2014 Pazar

Yarrak Hasretinden Yeğenim Sayesinde Kurtuldum!

Adım Nilgün, 51 yaşında, 1.65 boyunda, balık etinde, hafif dolgun kalçalı bir bayanım. 5 yıl önceye ablamlarla beraber gittiğimiz bir düğünden dönüyorduk. Önde eniştem, kocam, kocamın kucağında oğlum, arkada ben, ablam ve yeğenim Erkut oturuyorduk. Gece ve yağışlı bir havaydı, Bilecikte aniden önümüze çıkan bir kamyonla çarpışınca, önde oturan eniştem, kocam ve oğlum malesef kutulamadı. Ablam ise kazadan sonra yatalak oldu. O tarihten beri ablamın e
vinde kalıyorum. Hem ablama hemde yeğenim Erkuta bakmak bana kalmıştı. Aradan 5 yıl geçmişti ve yeğenim Erkut İstanbula (2 yıllık bir meslek okulunda) okumaya gitmişti. Bu 5 yıl ablama bakmak benim sex hayatımı da unutturmuştu...


15 gün önceydi, akşam üstü İstanbuldan Erkut gelmişti. Okulunu bitirmiş ve serpilip genç yakışıklı bir delikanlı olmuştu. Kapıda özlemle birbirimize sarılıp kucaklaşmamız esnasında içim bir tuhaf olmuştu, bir an sanki yeğenime değil de, başka bir erkeğe sarılıyormuşum gibi hissettim kendimi. “Teyzeciğim seni çok özlemişim!” diye yeğenim beni kendine yapıştırıp sırtımı omuzlarımı sıvazlayıp, yanaklarımı öperken, ben de, “Teyzesinin birtanesi!” diye Erkuta sıkıca sarılıp, yanaklarını öpüyordum. Hani o an öyle bir oldum ki, içimden ılık ılık birşeylerin aktığını hissediyordum. Herhalde yeğenim de birşeyler hissetmiş olmalı ki, bana daha sıkı sarılıyor ve bırakmak istemiyor gibiydi. Aramızda göğüslerim ezilirken, meme uçlarım da sertleşmeye başlamıştı bile. Birbirimize nekadar sarıldık, birbirimizin sırtını nekadar sıvazladık bilmiyorum ama, Ertanın sikinin de sertleşip göbeğime değmeye başladığı an, nedense ikimiz de sarılmayı bıraktık... 

İçeriye geçtik, kısa bir hoşbeşten sonra ablamın odasına gittik. Ben de, “Erkut hazır geldin, yardım et, anneni Banyoya taşıyalım da adamakıllı bir yıkayalım!” dedim. Bunu eskiden ayda bir birlikte yapardık, Erkut okumaya gidince son 2 senedir tekbaşıma yapıyordum ve ablamı banyoya taşırken belime ağrılar giriyordu, diğer zamanlar sabunlu bezle vücudunu siliyordum. Neyse, Erkutun yardımıyla daha kolay oldu ve banyoya götürdük, küvete oturttuk, tabi arkasından tutarak. Malum Erkut üzerini çıkartmıştı ıslanmasın diye, birtek beyaz Boxer’ı vardı. Benim de altımda penye şort, üzerimde ince beyaz bir gömlek, üstten 2 düğmesini çözmüştüm ki rahat hareket edeyim diye. Duşu açıp ablamı yıkamaya başladık. Erkut ablamı tutuyor ben yıkıyordum, ama bu arada bizim de üstümüz başımız iyice ıslanıyordu... 

Eğildiğim zaman südyensiz göğüslerim olduğu gibi görünüyordu ve Erkutun gözünün göğüslerime kaydığını kaçamak bakışlarından farkediyordum, ama aldırmıyordum. İtiraf etmeliyim ki, benim de gözüm Erkutun iyice ıslanmış Boxer’ına takılıyordu. Siki öyle bir sertleşmişti ki, başının ucu üstten görünür olmuştu. Varın anlayın artık içimdeki o tuhaf uyanışı. İşimizi bitirip Ablamı yatağına taşırkende Erkutla devamlı ten teması yaşadık. O anlarda hep gözüm Erkutun önüne kayıyor, onun da göğüslerime baktığını görüyordum ve bu beni daha da tahrik ediyordu, amımda bir kıpırtı, bir karıncalanma hissediyordum resmen. Eee kolay değil, 5 koca yıl elime erkek eli değmemişti, zaten kapalı bir muhitti yaşadığımız yer, sex özlemi birden içimi sarmıştı... 

Ablamı yatağına yatırdık ve salona geçtik. Yeğenime, “Erkut eğilmekten belim neredeyse tutuldu, şu benim yatağa uzanayım da sırtımı belimi ov biraz.” dedim. Erkut'da, “Tamam teyze uzan!” dedi. Benim odaya geçtik, ben yatağa yüzükoyun uzandım, gömleğimin düğmelerini açtım ve omuzlarıma kadar sıyırıp topladım. Erkut baldırlarımın üzerine (popoma yakın) oturup sırtımı ovmaya başladı. Çıplak tenime, yeğenim de olsa, 5 yıldır ilk defa bir erkek eli değiyordu, bunu nasıl özlediğimi anlatamam. Erkut ovmaya devam ediyordu, ama ovmaktan çok elleri enseme doğru çıkıp aşağıya inerken, sırtımı okşar gibi belime kadar iniyordu. İyiden iyiye tahrik olmuştum ve amımın suları akmaya başlamıştı artık ve küçük küçük inlemelere başlamıştım... 

Erkut, “Teyze şu gömleğini biraz daha yukarı sıyırsana, ellerim takılıyor!” dedi. Ben de, “Tümden çıkar oğlum...” dedim. Erkut gömleğimi bir çırpıda başımın üzerinden sıyırıp atarken, kazık gibi sertleşmiş yarağını bir anda kalça arama uzunca bir süre yapıştırdı. Offfff işte o an resmen boşaldım. O muhteşem sertliği nasıl özlemişim. Erkut da hiç istifini bozmadan ovma ile karışık okşamalarını ilerletmiş, artık yanlardan ellerini daldırıp göğüslerimi avucuna almaya başlamıştı. Ben artık dayanamıyordum ve biliyordum ki Erkut da tahrik olmuştu, bunu sikinin kazık gibi olması belli ediyordu. Birden sırtüstü döndüm, artık dikleşmiş göğüslerim Erkutun gözlerinin önüne serilmişti. O an Erkut, “Teyze ne güzel göğüslerin var!” diyerek göğüslerimi okşamaya başladı ve birden dudaklarımız birleşti. İhtiras ve şehvetle öpüşürken, Erkut şortumu ve külodumu bir çırpıda sıyırmıştı. Ben de Erkutun külodunu sıyırdım, offff ne muhteşemdi yarağı, tazecik çıtır çıtır, kazık gibi sert bir yarak! 

Ben Erkutun yarağını yalamak isterken, o da benim amımı yalamak isteyince, birden kendimizi 69 pozisyonundan bulduk. Erkut ağzını amıma gömdü, am dudaklarımı emip, diliyle de deliğime sokarken, artık kendimi tutamaz olmuştum ve inlemelerim yüksek sesle çıkar olmuştu. Ben de Erkutun yarağını ağzıma alıp yalamaya emmeye başladığımda, “Ohhhhh muhteşemsin teyze!” diyerek inlemeye başladı. Az sonra da, “Aağğğıııhh geliyorumm teyze!” deyip birden fışkırmaya başladı. Büyük bir kısmını yuttum, bir kısmı ise yüzüme, gerdanıma ve göğüslerime bulaşmıştı. Dönüp yerden külodumu aldı ve göğüslerimdeki döllerini sildi, sonra da başını göğüslerime yasladı, 10 dakika kadar öyle kaldık. Ama Erkutun elleri baldırlarımda ve apış aramda dolaşmaya başlamıştı bile, amımın dudaklarını okşarken bir parmağı amımın deliğine girmiş sokup çıkarıyordu, içim akıyordu... 

Ben de Erkutun yarağını sıvazlamaya başlamıştım ve avcumun içinde sertleşerek büyüyorken, amım da tekrar vıcık vıcık olmuştu. Artık dayanacak halim kalmamıştı ve “Teyzesinin bir tanesi, gir artık içime, sikini sokkk, parçala dağıt amımı, ne zamandır hasrettim yarrağa, hadi dayanamıyorumm, sok şunu sokk!” dedim. Erkut da hazırdı, kazık gibi olmuş yarağının damarları şişmişti. Birden bacak arama yerleşti, bacaklarımı kaldırdı ve uzanıp göğüslerimi emerken yarağı da amımın dudakları arasında gireceği yeri arıyordu. Erkut göğüslerimin uçlarını ısırırken birden yüklenerek yarağını köküne kadar amıma soktuğunda çığlığı bastım. İçimde öylece bir müddet durdu. O an amımla Erkutun o koca yarağını sarmıştım. Erkut yavaş yavaş çekip hızla amımın derinliklerine sokarken nasılda böğürüyordu. “Ohhh teyzem benimm!” diye diye bastıkça, ben de kalçamı iterek daha derine girmesini sağlıyordum... 

Artık ikimizin de inlemeleri birbirine karışmış, ikimiz de zevkten uçuyorduk. Ben durmadan, “Ooohhh, Teyzesinin bir tanesi, parçala, sok, yırt amımı, sok!” diye bağırıyordum. Derken Erkut birden hızlanmaya başladı, şak, şak, şak sesleri hızlanırken ben kaçıncı orgazmımı yaşadığımı bile sayamamıştım. Ama birden Erkut, “Patlıyacam teyze!” dediğinde, bacaklarımla Erkutu sardım, amımı kasmaya başladım ve “Patla, içime patla teyzesinin bir tanesi!” dedim. Erkut o an öyle bir yüklendi ki, içime ılık ılık fışkırmaya başladığında ben de bitmiştim, o ne müthiş patlamaydı öyle! Sikini amımdan çıkarmadan öylece üstümde kaldı. Bir süre birbirimize sarılıp yattık. Sonra kalkıp beraber duş aldık... 

O gece de benim yatağımda beraber yattık ve 2 kere daha sikiştik. Ertesi gün Erkut eve gelir gelmez beni yatağa atıp üzerimdekileri parçalarcasına çıkarıp tekrar sikti. Artık canı her çektiğinde evin her köşesinde sikiyor beni. Ohhh be, yarak hasretinden yeğenim sayesinde kurtuldum :

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder