8 Ekim 2014 Çarşamba

BARDA NELER OLMADI Kİ

ben yirmi altı yaşında atletik sayılabilecek bir gencim. Bu olay 5 sene önce başıma geldi. O sıradaki sevgilim Bahar ile kavga etmiştik. Ben bunun üzerine kalkıp bir bara gittim ve içmeye başladım. Amacım o bardan bir kız bulup Baharın beni sinirlendirmesinin acısını çıkartmaktı ama saat daha erken olduğu için barda kimse yoktu. Bir kaç saat böyle içmeye devam ettim ve mekan yavaş yavaş dolmaya başladı. Barın diğer tarafında kızıl saçlı, yeşil gözlü zayıf bir kız oturuyordu ve arada göz göze geliyorduk. Saatlerdir içtiğim için kafam iyi olmuştu, bu sayede de cesaretlenmiştim. Kalkıp kızın yanına gittim ve şöyle dedim:  (    ) Merhaba ben Evrim, senin adın ne? Kız gülümseyerek cevap verdi: Ebru ………… Biraz konuştuktan sonra kızın bir konservatuarda yan flüt üzerine eğitim aldığını öğrendim. Aklımdan “demek ki hem ellerini hem de ağzını iyi kullanıyor” diye geçirdim. Ben de edebiyat okuduğumu söyledim ve sanat üzerine sohbet etmeye başladık. Sohbet git gide koyulaşıyordu. O da yavaş yavaş sarhoş olmaya başlamıştı ben de bu fırsattan yararlanarak sözü sekse getirmeye çalışıyordum ama o sırada telefonum çaldı. Arayan Bahardı. Kızdan özür dileyip barın dışına çıktım. Telefona hâlâ sinirliymişim gibi cevap verdim. Baharın sesi ağlamaklı geliyordu, nerede olduğumu sordu. Başta nerede olduğumu söylemedim ama ısrar etti ve beni sevdiğini, yanıma gelip benimle konuşmak istediğini söyledi.   (     )Ben de daha fazla inat etmeyip nerede olduğumu söyledim. Bara geçtim ve Ebruya biriyle buluşmam gerektiğini söyledim. O da zaten birazdan arkadaşlarının geleceğini ama benimle daha sonra görüşmek istediğini söyleyip telefon numarasını verdi ve barın arka bahçesine geçti. Ben ise ön tarafta bir masaya oturup Baharı beklemeye başladım zaten evi yakın olduğu için az sonra geldi. Şarap rengi tek parça bir elbise giymişti. Ağlıyordu ve beni sevdiğini söylüyordu ama ben ona ters davranıyordum. O beni öpmeye çalıştıkça başımı geri çekiyordum. En sonunda sinirlendi ve şöyle dedi: Yeter! Ben kendimi nasıl affettireceğimi biliyorum. Kalk tuvalete git ben de birazdan gelicem. Bu teklif beni şaşırtmıştı, böyle bir şeyi Bahardan en azından şu an beklemiyordum. Kalkıp tuvalete gittim. Birkaç dakika sonra kapı çalındı dışarıdan “geldim aç” diye seslendi. (   ) Kapıyı açtım içeri girdi ve kapıyı arkasından kapatıp kilitledi vakit kaybetmeden dizlerinin üstüne çöküp fermuarımı açtı ve yarrağımı çıkartıp yalamaya başladı. Öyle iştahlı yalıyordu ki hemen sertleştim. Bir eliyle sıvazlarken, başını öne arkaya oynatıyordu ben de küt siyah saçlarını okşuyor başını kendime bastırıyordum. Ben bastırdıkça elini bıraktı ve taş gibi olmuş yarrağımı gırtlağına kadar almaya başladı. Biraz sonra ayağa kalktı ve dişlerini sıkarak fısıldadı: -Beni bağırta bağırta sikmeni istiyorum. Gülümsedim ben de onu bağırtmak istiyordum ama burada olmazdı ve şöyle cevap verdim: -Bar tuvaletindeyiz. -Sus! Hemen gir içime! Arkasını döndü. Eteğini kaldırdım, içine bir şey giymemişti. Elimle amını okşadım, zevk suyundan kayganlaşmışdı. Parmaklarım sadece üstünde gezdirmeme rağmen sırılsıklam olmuştu. Yavaşça yarrağımı dayadım ama sokmadım. Ona biraz işkence yapmak istiyordum. Sürtmeye başladım yarrağımı sırılsıklam olmuş amcığına. İnliyordu. Hafifçe başını soktum, hepsini almak için kendisini geriye attı ama ben de geriye çekildim ve yarrağımın başını da çıkardım içinden. Sinirlendi başını çevirip bağırdı. -Sok şunu artık!  (   ) Güldüm ve hepsini bir anda soktum “ohhh” diye inlerken tüm nefesini verdi. Hırsla pompalamaya başladım. Kasıklarım yuvarlak küçük kalçalarına çarpıyor ve çıkan ses tuvaletin içinde yankılanıyordu. İncecik belinden tutmuş kendime çekiyordum ve bütün gücümle bastırıp karşımdaki duvarda eziyordum onu. Sağ elimle göğüslerini avuçluyordum. Artık çığlıkları artmaya başlamıştı ve ben de göğüslerimi bırakıp ağzını kapattım. Avucumun içini ısırıyordu ben de bütün gücümle onu becermeye devam ediyordum. Biraz sonra bacakları titremeye başladı ve dayanamayıp dizlerinin üstüne çöktü. İlk kez böyle boşalıyordu amından zevk suları fışkırıyor, bütün vücudu titriyordu. Saçlarından tutup yüzünü kendime çevirdim ve bir kaç kere yarrağımı sıvazladıktan sonra yüzüne boşaldım. O da hâlâ sert olan yarrağımı emip spermlerimi son damlasına kadar yuttu.(    ) Tuvalet kağıdına uzandı ama bitmişti ve ikimizin yanında da peçete yoktu. Lavabo dışarıdaydı ve bu halde çıkması gerekiyordu. Kapıyı açtı, yüzünden akan spermlerim ile çıktı ve arkasından da ben çıktım. Kapının önünde Ebru kadınlar tuvaleti için sıra bekliyordu. Önce Bahar’ı gördü ve sonra benimle göz göze geldi. Kocaman açılmış gözlerle bana baktı. Ben de başımla selam verip gülümsedim. Ebru ile iki hafta sonra buluştuk ama o hikayeyi daha sonra anlatacağım.    yi sitesini çok seviyorum.                  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder